DAIKIN'İN 'BAŞARI VE İNSAN' SÖYLEŞİLERİ NEF CEO'SU ERDEN TİMUR İLE BAŞLADI

DAIKIN'İN 'BAŞARI VE İNSAN' SÖYLEŞİLERİ NEF CEO'SU ERDEN TİMUR İLE BAŞLADI

DAIKIN’İN “BAŞARI VE İNSAN” SÖYLEŞİLERİÜrün ve hizmetlerinin kalitesi kadar iklimlendirme sektöründeki eğitim ve motivasyon çalışmaları ile de dikkat çeken Daikin, NEF CEO’su Erden Timur’u ağırladı. Daikin’in yeni etkinlik dizisi ‘Başarı ve İnsan’ söyleşilerinin ilk konuğu olan Timur, “İnovasyon derdinizi fırsata çevirir, sosyal inovasyon ise dert ile dertlenir ve ona çözüm bulur. Nef felsefemizin temelinde de bu var” dedi.


Çalışanların hayatına değer katan mesai dışı etkinliklere büyük önem veren iklimlendirme sektörünün yenilikçi markası Daikin, “Başarı ve İnsan” konulu söyleşi dizisinin ilkinde gayrimenkul sektöründe alışılmışın dışında bir yönetici profili çizen NEF CEO’su Erden Timur’u ağırladı.

İstanbul Levent’te bulunan iklimlendirme deneyim merkezi Daikin Solution Plaza fuha İstanbul’da gerçekleşen ve çeşitli sektörlerden katılımcıların, üst düzey yöneticilerin ve Daikin çalışanlarının büyük ilgi gösterdiği etkinliğin açılışında konuşan Daikin Türkiye Kurumsal İletişim Yöneticisi Hülya Dinçer, iş rutininin dışına çıkarak hayata dair farklı bakış açılarını konuşmanın her zaman ufuklarını açtığını dile getirerek, bu amaçla “Başarı ve İnsan” konulu söyleşi dizisini hayata geçirdiklerini belirtti.

DAIKIN’İN “BAŞARI VE İNSAN” SÖYLEŞİLERİModeratörlüğünü Daikin Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Neslihan Yeşilyurt’un gerçekleştirdiği “Erden Timur ile Bir Nefes” söyleşisinde bir araya gelen konuklar, gündelik hayatın rutinlerinden sıyrılırken sıra dışı bir yönetici ile de tanışma fırsatı buldu. Çocukluk hayalinin başbakan olmak olduğunu açıklayan Timur, iş hayatına nasıl atıldığını şöyle anlattı: “En başından beri amacım toplumsal faydası yüksek işler yapmaktı. Bunun için 4 yaşından 22 yaşına kadar başbakan olmayı hayal ettim. Bunu istememin en önemli nedeni ise toplumsal çarpanı en yüksek iş olmasıydı. O yüzden hukuk eğitimi aldım. Başbakan olamayacağımı anlayınca, bu hayalimden vazgeçip London School of Economics’te ekonomi okudum. Ancak babamın sağlık durumu nedeniyle Mersin’e döndüm ve müteahhitin yarım bıraktığı bir işi üstlenmek durumunda kaldım. ‘Neden bu kadar büyük evler yapılıyor’ sorusunu da o zamanlar sormaya başladım. Bu da ‘Foldhome’, yani katlanabilir ev fikrini geliştirmemi sağladı. ‘Allah hangi konuda yetenek veriyorsa, mutlaka o konuda görev veriyordur’ diye düşünüyorum. Benim de bu işte yeteneğim olduğuna karar verdim ve 2010 yılında İstanbul’a gelerek Nef’i kurdum.”

Nef’in başarısının temelinde yatan felsefeyi paylaşan Timur, Türkiye’nin en hızlı büyüyen inşaat şirketi olmaktan öte, sosyal inovasyona inanan bir marka olduklarına dikkat çekti. Nef’in temel felsefesinin “dertle dertlenmek” olduğunu ifade eden Timur, sözlerine şöyle devam etti: “İnovasyon derdi fark eder ve bunu fırsata çevirir. Sosyal inovasyon ise derdinizi dert edinir ve ona çözüm bulmaya çalışır. Siz derdinizi fırsata çevirenin mi malını ya da hizmetini alırsınız, yoksa derdinizi dert edinenin mi? Biz de Nef’i kurarken hem işimizi yapmayı hem de toplumsal fayda sağlayan sosyal bir şirket olmayı amaç edindik. Çünkü zenginin fakire borcu olduğu gibi; çalışkanın tembele, ahlaklının ahlaksıza, başarılının da başarısıza borcu var. Biz de başkalarının dertlerine dertlenmekle işe başladık. Varlığımızın en önemli anlamını, ‘hayattan aldığımızı, hayata geri vermek’ olarak tanımladık. Bunları borç olarak kabul eden bir şirket olduk ve dağıtılabilir karımızın yüzde 51’ini toplumla paylaşıyoruz. Yeteneğimiz neyse görevimiz de budur diye düşünüyor ve topluma olan borcumu ödemeye gayret ediyorum.”

Bu anlayışla eşi ile birlikte Nef Vakfı’nı kurduklarını ve tüm miraslarını bu vakfa bırakacaklarını belirten Timur, şirket olarak çalışanları ile birlikte büyümeye ve bunu toplumla paylaşmaya devam edeceklerini dile getirdi. Etkinliğin soru-cevap kısmında ise katılımcılar Erden Timur’a sorular yönelterek, merak ettikleri konular hakkında bilgi edinme olanağı buldu.
Yukarı